`´Modernizmin Müslüman Kadın Üzerindeki Etkisi´´

Zamanın Zeynebi Derneği'nin konuğu olan Hülya Şekerci ''Modernizmin Müslüman Kadın Üzerindeki Etkisi'' ni ele aldı.

Hülya Şekerci şunları söyledi ;
Modernizim, batılı bir söylemdir. Batının daha geçtiğimiz yüzyıla kadar kadının insan mı yoksa hayvan mı olup olmadığına dair tartışmalarını unutmamak gerek.

Müslümanlarda son dönemlerde batıya olan kaymaların açıkça belli olduğu dönem 28 şubat süreci ile ortaya çıkmıştır. Bu süreci çoğu Müslüman atlatamamıştır. Bunun yansımaları sokaklarda açıkça görülmektedir.
Maalesef genç kesim kimlik karmaşası içerisine girmiştir. Başında başörtüsü altında daracık kot, yüzünde makyaj adeta ‘’başımda başörtüsü olduğuna bakmayın bende sizlerdenim sizler gibi yaşıyorum’’ dercesine İslam’ i olmayan yaşam şekilleri ortaya çıkmıştır.

Yapılan baskılar sonucu bir yaranma, beğendirme kaygısına düşen gençlerimiz özde olara verilen değerleri yitirmişlerdir.

İslam’ ın Müslüman kadınlara verdiği değeri hiçbir izim vermemiştir veremezde.
Ahzab suresi 59 da Allah’u Teala ‘’Müslüman kadınlara söyle dışarı çıkarken cilbablarını üzerlerine alsınlar. Bu onların tanınıp eziyet görmemeleri için daha uygundur’’ diye buyuruyor.
Allah, müslüman kadına bir kimlik kazandırıyor ve kötü bakışlardan koruyor .

Hülya Hanım sözlerine şöyle devam etti ;
İslam’da ata erkinlik diye bir şey yoktur. Sözü doğru söyleyen her kim olursa olsun haklı olan odur.
Kişi öncelikle Allah’a kuldur. Kulluğunun çerçevesinde hayatını şekillendirir. Eşiyle, işiyle, çocuklarıyla, komşusu, akrabası ve dahi hayatında her ne var ise bu kulluk çerçevesinde hareket etmelidir. Kadın
kendini evlatlarına adıyor, evlatları evlenip gidince de depresyona giriyor. Aşırı bir beklenti içinde oluyor. Ama umduğunu bulamıyor. Gerçi biz evlatlarımızı, evlerimizi ihmal edelim demiyoruz. Ama gereğinden fazla bağlanmak ise psikolojimken kadını olumsuz yönde etkiliyor. Modernizm, sadece kadını değil erkeği de olumsuz yönde etkilemiştir maalesef. Bir yerin havası kirli ise orda bulunan herkes bu havadan etkileniyor. Bir an önce bu kirli havayı temizlemeli ve her birey kendine düşen sorumluluğu yerine getirmelidir.

Unutmayalım ki İslami bilince sahip olan kadın evini de, toplumu da olumlu yönde etkiler.
Biz kadınlar olarak. Allah’a olan sorumluluklarımızı yerine getirmek zorundayız. Rasul’ ün hayatına baktığımızda kadınları mescide çağırdığını hatta dışarı çıkarken uygun kıyafeti olmadığını söyleyen kadınlara ödünç kıyafet almalarını söylediğini görüyoruz.

Pek çoğumuzun gözünden kaçan başka bir olayda vahiy geldiğinde Allahın Rasul’ ü önce erkeklere sonra kadınlara okurdu onları yok saymazdı. Kadınların, kendisine ayrıca biat etmesini de unutmamak gerek.
Hülya Şekerci, son olarak ‘’toplumsal değişim için kadınların üzerine çok iş düşmekte. Herkes bulunduğu alanda elinden gelenin en iyisini yapma gayretinde olmalıdır’’ dedi.

Seminerin sonunda Hülya Hanım kendisine yöneltilen sorulara cevap verdi. Programın sonunda ZeynepDer gençlik ekibi başkanı Bahar Demir, Sabiha Ateş Alpat ve ZeynepDer adına katkılarından dolayı Hülya Hanıma teşekkür edip hediyesini sundu.

 

 

Yorum Yap

  • Henüz Yorum Yok !