Başörtüsünden dolayı okul idaresi tarafından derse alınmayıp okul kütüphanesinde bekletilmesi sebebiyle hastalanan ve doktor raporu alan Sariye Yalın´ın evine gelen polisler önce ikna etmeye çalıştılar, ardından kendisine destek veren kuruluşları provokatör olmakla suçladılar.

Başörtüsünden dolayı okul idaresi tarafından derse alınmayıp okul kütüphanesinde bekletilmesi sebebiyle hastalanan ve doktor raporu alan Sariye Yalın’ın evine gelen polisler önce ikna etmeye çalıştılar, ardından kendisine destek veren STK’ları provokatör olmakla suçladılar.

Konuyla ilgili kendisiyle görüştüğümüz Sariye Yalın’ın annesi Baran Yalın yaşananları şöyle anlattı: “Polisler bizim evimize iki defa geldiler ilk geldiklerinde Sariye ile görüşmek istediklerini söylediler. Sariye evde olmadığı için pek fazla kalmadılar. Sadece Sariye’yi başörtüsüyle okula gitmemesi için ikna etmemizi söyleyip gittiler, ertesi gün yine geldiler bu kez Sariye ile görüştüler.” dedi.

Polis İkna Etmek İstedi, Olmayınca Kötü Yolda Olduğunu Söyledi

Sariye Yalın ise kendisiyle polisler arasında geçen konuşmaları şöyle anlattı: “Biri bayan üç polis bizim eve gelip benimle görüştüler. İlk önce beni başörtülü okula gitmemem için ikna etmeye çalıştılar bayan polis bana, “Biz de Müslümanız biz de sohbetlere gidiyoruz yani biz şimdi başımızı açtığımız için kafir mi olduk, sen de başını açıp okuluna git.” diyerek vazgeçirmeye çalıştı.

Ben de başörtümün okuluma engel teşkil etmediğini ayrıca başörtü takmayanları kafir olarak görmediğimi sadece inancım gereği örtündüğümü söyledim. Başörtümle derse girmeme izin vermeseler dahi başımı açmayacağımı ve bu konuda kararlı olduğumu dile getirdim.

Beni ikna edemeyeceklerini anlayınca bu kez beni kötü yolda olmakla, bana destek amaçlı yapılan basın açıklamasını ve bu basın açıklamasını yapan TESSEP’i (Tesettür Seferberliği Platformu) provokatörlükle suçladılar.

Sana destek veren dernekler ve senin gittiğin dernekler kötü işler yapıyorlar biz biliyoruz seni kandırıyorlar diyerek İslami dernekleri karalamaya çalıştılar. Ben de böyle bir şeyin olmadığını ve yanlış düşündüklerini söyledim. Bir şey elde edemeyince de kalkıp gittiler.” ifadelerini kullandı.

(Haber: Yunus Yüksel – İLKHA)