İlk olarak konunun Kur' an kısmını ele alalım diyerek konuşmasına devam etti. Ashab-ı ikramın en çok yaptığı ibadetin Kur' an okumak olduğunu vurguladı. Toplumumuzda biz müslümanların Kur'an ile yakınlığını sorgulamak gerektiğini söyledi. Kur' an ile yakınlaşırken sünneti ve sahabenin hayatını unutmamamız gerektiğini de belirtti.

Daha sonra konuşmasına konunun Gençlik kısmıyla devam etti.

Gençliğin bir çok tanımının olabileceğini fakat batılı tanımların kendi sorunlarına göre ortaya çıktığından bizim toplumumuzu ifade etmeyeceğini hatırlattı. Kahraman , "genç " kavramını aklının ufku ileriyi iyi göremeyen ama iyi bir el ile yoğrulduğunda ve bir de iman fırınına girdiğinde sağlam müslüman bir birey olabilme potansiyeline sahip birey demektir diyerek tanımladı.

Ve muttakilerin çalısma yaparken 2 zümreyi mutlaka bulundurduklarına dikkat çekti. Birincisini Gençlerin,ikincisini ise Fakirlerin oluşturduğunu dile getirdi.

 

Konuşmasına gençler ile ilgilenenlere önemli bir kaç cümle söyleyerek devam etti.

 

Gençlere tebliğ yaparken onların frekansına girmemiz gerektiğini ve üslubumuza dikkat etmemiz gerektiğini söyledi. Meşru herhangi bir yol ile sabirla onlar ile göz hizasında bir metotla yaklaşmamız gerektiğini anlattı.

 

Gençler yapıları gereği özenti içindedirler.Onların o sevgisini baltalamaya çalışmayın.Diğerleri nasıl çekiyorsa kendine siz de anlattığınıza çekmenin yollarını bulun ve asla aceleci olmayın diyerek sözünü bitirdi.

Ardından kendisine derneğimiz adına plaket takdim edildi.